Hakem adil olur Kalınız adaletle

Takımlar başardıysa, kazanınca, ‘Birlik beraberlik içinde kazanmışlardır, hakem cillop gibidir, delikanlının şahıdır, tek kalemde diğer maçlara gerek yok haftanın hakemidir, TFF’ye MHK’ye İHK’ye üşenmeden teşekkür mesajı gönderirler’.

Bugüne dek, 40 küsur yılda ‘Kazandık ama hakkımız değildi, attığımız iki gol ofsayttan, penaltımız evlere şenlik nasıl verir hakem temas bile yok, bizim 5 numara bariz gol şansından atılmalıydı atamadı atmadı, kaptan çok konuştu sürekli ayar çekti dayılandı sarı kart bile göstermedi, itiraz etmek istedik yapma diye ama boş ver dedik’ diyeni hiç görmedim. Dese bile ferdi o da içinden, sessizlik. Dışarı vurmaz, susar, formaya ihanet olarak görür.

Başkan ne der sonra, aman ha. İşinden olur, kovulur. Ya kaybederse amanın, kaçın ordan. Başkana, taraftara yaranmak için taarruz başlar dört cepheden. ‘İlk ve tek suçlu hakemdir, hakemlerdir, yediklerinin hepsi ofsayt, uzatmayı çok verdi onun yüzünden golü yedik (oysa uzatma her iki takıma da aynı sen de atabilirdin yediysen kim suçlu hakem mi, 1-1 diyelim skor rakibin attı 2-1 kazandı hakem berbat, sen atabilseydin 2-1 sizin takım kazanacaktı olmadı salla gitsin)’. Yok böyle bir dünya, bir oyun. ‘Hakemler mükemmel, kusursuz, hatasız değildir, olamaz’. İnsanız hata yaparız, makine hata yapmıyor mu, bozulmuyor mu ? Siz hiçbir bir dakika kadar pişen, harika çorba gördünüz mü ? Varsa da o çorba değildir. Pişerse de içilmez. Hakem de öyle. Sabır gerek. Deneme tahtası değilsiniz tamam da. Hakemlik, Allah vergisi bir yetenektir, tıpkı futbolculuk gibi. Maça çıka çıka daha da iyi öğrenilir. Merak, istek, sevgiye bakar.

Her maçta öğrenilecek bir şeyler çıkar. Futbolcu, teknik adam, saha komiseri de öyle değil mi ? Her maç bir sınav. Bilmesi gerekmeyen biri seyirci vardır, bir de başkan ile yönetim kurulu. Diplomaya da gerek yok. Seyirci cebinden para vermiştir, zaman harcar, nefes tüketir, her zaman takımının kazanmasını ister. Doğaldır, normaldir. Seyirciye lafım olamaz, anamıza, bacımıza, manevi değerlerimize küfür, hakaret etmesinler yeter. Ya yöneticiler. Gerisini fazlasıyla alacaktır. Para vermiştir, para ile her şey olur sanırlar. Bilmez ki topu filan liyakat yok, sıfır. Seyirciyi de ayartan, çıldırtan da onlardır. İnsan psikolojisi işte, hakemlikte de böyle. Klasman yükselince ‘Başardım, hakkımdı, harikayım, öğrendim bitti bu iş, beni alan hocalarıma sonsuz teşekkürlerimle’. Klasman düşünce veya ona göre düşürülünce, hatta aynı isimler liste dışı bırakınca ‘Düşmedim düşürüldüm hakkımı yediler öteki tarafta hesabını soracağım, yazıklar olsun’.

Futbol alt tarafı bir oyun, anın tadını çıkarın adil kalmaya çalış, yeter. Hakemlerin avukatı değilim. Kötü, fesat, art niyetli, peşin hükümlü insan olduğu gibi, korkak, eyyamcı, işi bilmeyen, toptan bihaber hakemler de yok değil. Merak buyurmayın, bu gibileri bir daha göremezsiniz. Kaybettiğinizdeki hakemlerden bahsetmiyorum, belki kazandığınız maçın hakemi öyle. Güllük gülistanlık değildir, spor. Her şeyin bir bedeli vardır. Her şey adalet, hak için. ‘Büyük takım, küçük takım yoktur’, ‘Zor maç kolay maç yoktur’. İyi insan, iyi futbolcu, iyi antrenör, iyi hakem vardır, gerisi de teferruattır. Klasmana yükselmek, bir adım daha ilerlemek güzeldir. Umut verir, mutlu eder. Düşmek de var bunun içinde. Gözlemci beğensin, seyirci beğensin, basın medya beğensin diye de maç yönetilmez. Sen dosdoğru ol doğru kal, eğilme bükülme yeter. Muhtelif illerden genç isimler, bir yere not edin, üç yıla kalmaz. Başarılar gençler, yolunuz bahtınız açık olsun, çoğunuzu izledim, tanıyorum, biliyorum, sordum araştırdım. Göreyim sizi.

Alttaki isimler, akan ırmaktaki bir bardak su misali, şimdilik bu kadar. Eren Öksüzler, Elif Beyza Karagöz, Berke Ayça, Serdar Yergün, Eşref Kurban, Semra Doğan, Aybüke Güzel, Özlem Balkız, Eyüp Özer, Yılmaz Doğan, Muhammet Eren Göktaş, Mustafa Aksoy, Bülent Korkmaz, Eminhan Özacar, Yiğit Yeksin, Soner Acar, Osman Burak Kara, Doğukan Ekinci, Hüseyin Batuhan Şahin, İlyas Mert Öztürk, Metehan Çetin, Furkan Karaman, Batu Arıbakır, Egehan Kaşıkçı, Eren Özyemişçioğlu, Mehmet Can Koç, Gizem Boyat, Serpil Elban, Nuri Can Balkaya, Orhan Kıvrak, Fatma Kılıç, İshak Yıldırım, Salih Öge, Mehmet Çevirgen, Abdullah Volkan Aydın, Berkay Erdemir, Birkan Altındaş, Burak Demirkan, Egemen Artun, Erdal Yılmaz, Fevzi Erdem Akbaş, Hakan Ergin, Hakan Ülker, Hakan Yurtseven, Kaan Kara, Muhammed Selim Özbek, Murat Kasap, Mustafa Hakan Belder, Oğuzhan Gökçen, Seyfettin Alper Yılmaz,  Sinan Özcan, Tolga Akbaba, Yakup Özhan, Yunus Emre Çakar, Yusuf Adnan Kendirciler, Yücel Büyük vs… Gelişi güzel yazdım, torpil, kayırma yok olamaz. Oysa o kadar çoklar ki. Buraya sığmaz, başarı da kaçınılmaz. Yaşasın adalet, hak eden kazansın…