Kooperatif Mağdurları: “İyi Niyet Değil, Gerçek Güvence İstiyoruz”

İzmir’de İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZBETON ve EGEŞEHİR öncülüğünde “Belediye garantörlüğünde güvenli konut” vaadiyle kurulan yapı kooperatiflerinin üyeleri, şantiyeden yaptıkları açıklamayla mağduriyetlerini kamuoyuna duyurdu. Yaklaşık 5 bin aileyi kapsayan projelerde inşaatların 1,5 yıldır durduğunu belirten kooperatif üyeleri, “O güvenin enkazı altında hukuk mücadelesi veriyoruz” diyerek yaşadıkları sürece tepki gösterdi.

“Belediyeye Güvendik, Şimdi O Güvenin Enkazı Altındayız”

S.S. İş İnsanları Gaziemir Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Alpyavuz imzasıyla yapılan açıklamada, kooperatiflerin kurulma aşamasında belediye yöneticileri, bürokratlar ve siyasilerin “belediye güvencesinde proje” vurgusu yaptıkları hatırlatıldı.

Alpyavuz, “Her birimiz ev sahibi olma umuduyla belediyenin ve dönemin yöneticilerinin güven veren sözlerine inanarak bu projelere üye olduk. O gün bize ‘Bu proje belediye güvencesindedir’ denildi, biz de güvendik. Ama bugün o güvenin enkazı altında hukuk mücadelesi veriyoruz” dedi.

Projelerin temel atma ve tanıtım süreçlerinde belediye başkanlarının, siyasilerin ve bürokratların yer aldığına dikkat çeken Alpyavuz, “O gün fotoğraflar çekildi, ‘İzmir modeli’, ‘Sosyal Konut Başarısı’ denildi. Bugün aynı kişiler sessiz. Ne belediye var ne parti temsilcileri. Hiçbiri 5 bin ailenin çığlığını duymak istemiyor” ifadelerini kullandı.

“1,5 Yıldır İnşaatlar Çürüyor, Umutlarımız Tükeniyor”

Kooperatif üyeleri, inşaatların 1,5 yıldır tamamen durduğunu, betonların çatladığını, demirlerin paslandığını, “en çok da umutlarının çürüdüğünü” dile getirdi.

Açıklamada, “Bu süreçte ne İzmir Büyükşehir Belediyesi ne de projeyi sahiplenen Cumhuriyet Halk Partisi mağdurların yanında durdu. Komisyonlar, çözümler hep sözde kaldı. Ne yüzlerini gördük ne de seslerini duyduk” denildi.

Kooperatiflerin kuruluş sürecinde belediyenin ve bağlı şirketlerinin yönlendirmesi olmasaydı bu kadar kişinin sisteme dahil olmayacağı belirtilerek, “Cevabı belli; tabii ki HAYIR” ifadesi kullanıldı.

“Yeni Protokol, Eski Korkular”

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı “İyi Niyet Protokolü” sürecine de değinilen açıklamada, bazı kooperatiflerle görüşüldüğü, ancak bazılarının dışarıda bırakıldığı ifade edildi.

Kooperatif mağdurları, “Anlaşma sağlanan kooperatiflerin kararlarına saygı duyuyoruz, çünkü herkes çaresiz. Ancak bizim aklımızda çok ağır sorular var: Bu protokol bizi üç sene önceki hataların tekrarından nasıl koruyacak? Yarın yine ödemelerimizi yaptıktan sonra inşaat durursa kim sorumluluk alacak? Belediye bu kez gerçekten taahhüt altına girecek mi?” sorularını yöneltti.

“Söz Değil, Yazılı Güvence İstiyoruz”

Kooperatif üyeleri, yeni süreçte yalnızca “yazılı, resmi ve yaptırımı olan” güvenceler istediklerini vurguladı.

“Biz anlaşmaktan kaçmıyoruz, haksızlıktan kaçıyoruz” denilen açıklamada, talepler şu başlıklarla sıralandı:

1. Belediye resmen taraf olmalı.
2. İnşaatın tamamlanmasına dair kesin taahhüt verilmeli.
3. Yüklenici işi tamamlamazsa belediye devreye girmeli.
4. Bağımsız denetim şart olmalı.
5. Ödemeler inşaat ilerlemesine endekslenmeli.
6. Tapular ve haklar güvence altına alınmalı.
7. Üyelikten ayrılmak isteyenlere adil çözüm getirilmeli.
8. KDV oranı %1 olarak uygulanmalı.
9. Eskalasyon adil biçimde düzenlenmeli.
10. Belediye ve yüklenici müştereken sorumlu olmalı.

Alpyavuz, “Bu kez iyi niyet değil, gerçek güvence istiyoruz. Verdiğimiz her kuruşun beton, demir ve ev olarak geri döndüğünü görmek istiyoruz” dedi.

“Bir Kez Daha Mağdur Olmak İstemiyoruz”

Kooperatif mağdurları, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e seslenerek şu çağrıda bulundu:

“Bu kentin insanları size güvendi. O güvenin gereğini yapın. Protokoller kapalı kapılar ardında değil, mağdurların gerçek ihtiyaçlarıyla şekillensin. Bu kez gerçekten taraf olun, gerçekten sorumluluk alın, gerçekten adaletli davranın.”

“Kooperatifçilik ve Belediyecilik Samimiyet Testidir”

Açıklama, Prof. Dr. İlhan Tekeli’nin “Kooperatifçilik ve Belediyecilik samimiyet testidir” sözüyle son buldu.

Alpyavuz, “Bizim tek derdimiz evlerimiz; hakkımız, onurumuz ve geleceğimizdir. Evlerimiz çalındı, umutlarımız çalındı. Bir kez daha mağdur olmak istemiyoruz” ifadelerini kullandı.