Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belli ya hani. Göz göre göre geldi aslında bu günler. Görmek isteyen gözler için, duymak isteyen kulaklar için…
Ekonominin çalkantılı halinin büyük batış hikayelerini tetikleyeceği belliydi. Ancak inanın bu seviyede bir ‘oynatmaya az kaldı, doktorum nerede’ bahsini beklemiyordum!
Ne oluyor, nereye gidiyoruz inanın herkes gibi ben de bilmiyorum…Açıkçası şunu söyleyebilirim ama: korkuyorum. Kendim için, ailem için, milletim için, ülkem için…Çok korkuyorum…
İnanın sosyal medyaya girmeye çekinir hale geldim. X’te önüme artık hiç normal paylaşımlar gelmiyor. Polisi şehit eden müptezeller, intihar eden psikopatlar, kızların kafasını keserek kaleden atlayan manyaklar, trafikte birbirine döner bıçağıyla saldıranlar ve daha fazlası. Siz de görüyorsunuz bunları.
Görmek ne kelime yaşıyoruz kendi hayatımızın içinde. Eşim beni terk etti diyerek sabahın köründe alkol komasına girenler, sokaklarda önüne gelen saldırmak için nabız yoklayanlar…
Ne ara bu hale geldik diye sormayacağım. Her şey gözümüzün önünde meydana geldi çünkü. Müge Anlı ve benzerlerinin yayınlarında ülkenin en ‘sıra dışı’ tipleri koca koca televizyon ekranlarına çıkardılar. Yetmedi, devletle alay edercesine, katili de onlar buldu, öldürülen kişinin cesedini de. Yetmedi, koca devletimizin elinden ödül aldı bu para avcıları! Onlara sorarsanız halk onları çok izliyordu ve haklılardı!
Ekonomik çöküntü en büyük etken bu yaşananlarda. Ekonomimizi son 10 yılda 20 farklı isme emanet edenler, her şeyi ‘ben’ bilirim diyenler, tüm bunlar yaşanırken koltuk elden gider diye sesini çıkarmayanlar… Hepinizin parmağı var bu gidişatta!
Alkol, uyuşturucu, kumar ve fuhuş batağı. Ülkede 10 milyon insan anti-depresan kullanır halde. Gençlerimiz ve hatta orta yaşlılarımız bu batağın içinde sürükleniyor. Suçluların ceza almadığını gören kriminal tipler daha da azgınlaşıyor.
Büyükşehirler adeta bir cinnet halinde yaşıyor. Küçük şehirler ve ilçelerde de durum farklı değil inanın. Olay bir sosyal patlamaya gidiyor. Kime, nerede ve nasıl olacağını kestiremediğimiz bu durumdan kaybedecek olan ülkemin güzel insanları olacak.
Yazının başında yazdığım gibi…
Ben bu gidişattan korkuyorum!