Yerel seçimlerin üzerinden bir yıl geçti. Belediyeler genel olarak bir yılın değerlendirmesini toplantı yaparak açıklar veya yazılı olarak duyurur.
İzmir’de başta Büyükşehir olmak üzere, (Narlıdere hariç) belediyeler 31 Mart’tan bu yana ilk yılın karnesini ortaya koyacak açıklamalarda bulunmadı.
CHP’li belediyeler kurultay telaşında. AK Partili Menemen ve MHP’li Aliağa belediyelerinden de açıklama yok.
Narlıdere’nin bir yıl değerlendirmesine baktım. Vizyon bir proje yok. Rutin işler ve sosyal sorumluluk alanını ilgilendiren faaliyetler. (Kent Lokantası, Emekliler Lokali, Elektrikli Araç Şarj İstasyonları, sokak-cadde yenilenmesi, İzmirli Müzisyen Buluşmaları vesair.)
Kucağında büyük borçlar bulan belediyeler bunlarla boğuşurken, SGK borçları sebebiyle kesinti yaşayınca mal satışına girişti. Menkul, gayrı menkul ne varsa satışa sundular.
Üstüne üstlük, işçi, memur eylemleri, çıkmaza giren sözleşmeler, grevler, eylemler. Bir belediyede bitse öbüründe başlıyor. Astronomik ücret artışları ve ödenemeyen maaşlar. Şişkin kadrolar.
Özellikle CHP’li belediyelerde baş gösteren çekişmeler, kavgalar, karakoldan adliye koridorlarına uzanan davalar. Parti içi çekişmeler. İstanbul’da yolsuzluk iddiaları ile başlayan protestolara katılım zorunluluğu!
6 Nisan’da CHP’de olağanüstü kurultay var. Herkesin aklı fikri orada. Ne olacak? Tek adaylı ön seçimle cumhurbaşkanı aday ilan edilen Ekrem İmamoğlu’nun durumu ne olacak? Özgür Özel şaibeli kurultaydan sonra tekrar seçilecek mi? Ya Kemal Kılıçdaroğlu gelirse ne olacak?
Belediyelerin Nisan meclislerinde faaliyet raporları görüşülüyor. Denetim Komisyonları Raporlarında neler yazıyor? Komisyon seçimlerinde seçilemeyenlerin istifaları!
Bir türlü normale dönemedik. İzmir’in dağ gibi sorunları duruyor.
Bir yıl daha geçti. Ders notları açıklanamadığı için karneler nasıl bilemiyoruz.
Umutlar bir başka bahara!
