31 Mart yerel seçimler yaklaşıyor. Sokaklardan sosyal medyaya kadar her alanda adaylar ve aday adayları daha görünür olmak için yoğun çaba içinde. Bu dönemde vatandaşlarımızın duygu durumları da değişiklik gösteriyor. İki komşu, iki akraba bir anda düşman kesilecek noktaya geliyor. Onlara tavsiye niteliğinde maddeler yazacağım. Umarım beni anlarlar!
1-Şimdiye dek sayısız seçim yapıldı bu memlekette. Her seçim gibi bu da geçecek. Bu seçimi son seçimmiş gibi düşünüp ortalığı germe!
2-Bir adayı desteklemen diğer adaylara hakaret edeceğin, onları hor göreceğin anlamına gelmez!
3-Oy isteyecek adaylar kazansın ya da kaybetsin; seçimin ardından özel hastanelerde tedavi olup, özel okullarda çocuklarını okutmaya devam edecekler. Sen ise devlet hastanelerinde, devlet okullarında çocuğunu geleceğe hazırlamaya çalışacaksın. İnan kırmaya değmez!
4-Senin oy istediklerin en kaliteli araçlarla, en pahalı araçlarla hayatına devam edecek. Sen 1998 model arabanla bahçede, tarlada hayata tutunmaya çalışacaksın. O yüzden senin gibi olan insanlarla arana aşılmaz Berlin duvarları örme!
5-Elbette propagandanı yap. Ancak sen 31 Mart sonrası pazarda, kahvede, sokakta yine propaganda yapacağın insanlarla birlikte olacaksın. Sırça köşklerine çekilenler seni duymayacak. Komşunu, akrabanı seçim için dışlama!
6-Yüreğinde hangi aslan yatıyorsa git ona oy ver. Allah sana akıl vermiş ki; olayları muhakeme et ve kararını ver diye. Başkasının aklını kullanma!
7- Seçim sonucu ne olursa olsun kazanan-kaybeden hep aynı olur bu topraklarda. Sen kazandığını zannederken 5 yılın sonunda bir bakmışsın ki yine kaybetmişsin. Bir halta yaramayanlar yine kazanmış. Buna kazanma denirse tabi!!!
Bu listeyi uzatmak mümkün. Sözün özü ise şu: Seçimler gelip geçer. Birileri kazanır birileri kaybeder. Hayat gibi. Oy verdiğin aday kazansa da kazanmadığını anlarsın yıllar geçince. Seçim için kırmayın, kırılmayın!