Bir ilçeye kaymakam atandığında sadece yeni bir isim göreve başlamaz; devlet, tarafsızlığıyla ve ciddiyetiyle yeniden hatırlatılır. Çünkü kaymakam, herhangi bir siyasi görüşün değil, doğrudan devletin temsilcisidir. Görevi; ayrım yapmadan, kimseyi kayırmadan, herkesin hakkını gözeterek kamu hizmetini sunmaktır.
Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır ama unutulmamalıdır ki devlet ile siyaset aynı şey değildir.
Partiler milletin tercihidir; devlet ise milletin ortak değeridir.
Ve kaymakamlık makamı, bu değerlerin yereldeki en ağır sorumluluğunu taşır.
Bir kaymakamdan beklenen şey sadece işini yapmak değil, temsil ettiği devletin vakarını her an, her kararda, her tavırda hissettirmesidir.
Tarafsızlık, adalet, eşitlik ve halkla güven temelli bir ilişki…
İşte bu, gerçek bir kamu yöneticisinin farkıdır.
Yaklaşık 5 yıl boyunca Buca Kaymakamlığı görevini sürdüren Mahmut Nedim Tunçer, bu bilinçle görev yapan isimlerden biri oldu. Ankara Polatlı’dan gelmişti, şimdi Tekirdağ Süleymanpaşa’ya atandı.
Görev süresince Buca’da devletin şefkatli elini hissettirmeye çalıştı.
Şimdi görev, Çorum Vali Yardımcılığı görevinden atanan Muhammed Gürbüz’e devredildi.
Beklentimiz, yalnızca yeni bir yöneticinin gelmesi değil; aynı zamanda bu makama yakışır bir tarafsızlıkla, birleştirici bir anlayışla Buca’ya hizmet edilmesidir.
Her kaymakam, görev süresi boyunca bu bilinçle hareket etmelidir. Çünkü bu makamda oturan kişi sadece bir yönetici değil, devletin vicdanıdır.
Devletin şefkati, sadece resmi binalarda değil; her sokakta, her evde, hayatın en küçük detaylarında bile kendini hissettirmelidir.
Devletin yeri ayrı, siyasetin yeri ayrıdır.
Kaymakamlık da bu ayrımı en iyi bilen, en doğru temsil eden makamdır.
Vedalar zordur; çünkü kaymakamlık mesleği böyledir. Ülken için, milletin için hizmet etmek, emek vermek demektir. Ülkenin dört bir yanında görev yapar, devletini ve insanını yüceltmek için çalışırsın.
Devletini seven, insanını yücelten tüm yöneticilere görevlerinde kolaylıklar diliyorum.
Ve temennim odur ki, yeni dönemde de Buca halkı; devlete güven duymaya, kendini eşit ve adil bir yönetimin parçası hissetmeye devam etsin.
Çünkü bu makam bir rozetin değil, bir milletin emanetidir.
