Hamza Dağ, Eşsizmir..!

Geçen sabah, İzmir Büyük Şehir Belediyesi Başkan Adayı Hamza Dağ’ın,

Swiss oteldeki lansman toplantısına katıldım.

Seçkin bir kalabalığa Cumhur İttifakı bileşenleri temsilcileri ile STK başkan ve üyeleri, İzmirli hemşerilerimiz vardı.

Başkan adayı DAĞ’ı

İzmirli hemşerilerimiz seçerlerse şayet;

1 NİSAN’dan sonra, 5 yılda neleri yapacaklarını açıkladı.

Yaklaşık iki saatı aşan bir sunumdu.

Birinci sorun, çok geniş çözümü ile birlikte ULAŞIM SORUNU ve TRAFİK oldu.

Sonuncusunda da EĞİTİM,KÜLTÜR ve SANATTA yapacaklarını  sundu.

İzledikçe benim için daha da şaşırtıcı oldu.

Aaa…hayret hiç siyaset yapmadı.

Ayrıca her misafire bir zeytin fidanı hediyesi de, sunumu da zarifti.

1 Nisan’dan itibaren en acilinden başlayıp şehrimizin tüm sorunlarını nasıl halledeceğini onbir madde de sıraladı.

Tam isabet sorunları öncelik sırasına koymuşlar.

En son yazım; BELDİYECİLİK  (2)’de seksen yıllık yaşayıp gördüğüm deneyim ve tespitlerimle  yazdıklarımın  aynısını sunumunda anlatınca ben ayrı bir gurur duydum. Tam isabet…

İşte İZMİR’İMİZE çare olacak, genç, çalışkan, sorunlarımızı çözebilecek  başkan adayı  HAMZA DAĞ dedim.

Bir sözü de ayrıca dikkatimi çekti.

“Sayın Aziz KOCAOĞLU ağabeyin başlattığı güzel bir proje olan çocuklara süt projesi şimdi durdurulmuş ben onu devam ettireceğim” dedi.

“Eskiden yapılan güzel olan ne varsa onu devam ettireceğim” demesi de hoştu.

Öncekilere;

Çamur atmak veya eksik yaptıklarını sayarak polemik oluşturmak yerine. “Hemşerilerim beni seçerlerse neler yapacağım” deyip güzelce sunumunu yaptı.

Böyle bir tarz, seçim propogandasında kendini tanıtmak bana göre daha akıllıca.

Bundan sonra da siyasette kalitenin yükselmesine örnek olsun.

Aslında her seçim bölgesinde tüm adayların boş laflarla, atışmalarla,

Demogoji ile seçmenin karşısına çıkması insanları bıktırdı.

Bu seferki İzmir Büyükşehir seçimleri çok adaylı ve çekişmeli geçecek gibi.

Cumhur İttifakı, CHP, İYİ Parti arasında nefes nefese bir yarış izleyeceğiz.

Spor müsabakaları öncesi klasik bir söylem vardır ya.

Bende o sözden ilhamla tekrar edeyim.

“Hak eden kazansın”

İzmir’imin dertlerini çözebilecek, laf değil

Beş yılda iş üretebilecek kazansın.

İZMİR KAZANSIN.